Advertisement
SEKTÖR HABERLERİ ABONE OL

Türkiye bu yıl tarımsal üretimde oldukça zor bir yıl geçirdi.

İsterseniz bu hafta içinde gelen son büyüme rakamları üzerinden Türkiye’de tarımın 2014 yılına yönelik bir fotoğrafını çekelim.

Türkiye ekonomisi, bu yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 1,7 büyüyerek 2012 son çeyreğinden bu yana en düşük büyüme oranını gördü.

Büyüme kompozisyonunun bozulmasında sektörel bazda en önemli etki, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,9 daralan tarımdan geldi. Tarım sektörü bu yılın ilk 9 ayında yüzde 3 daralma yaşadı.
Peki bu rakamların Türkiye’nin büyümesine etkisi nasıl oldu?

Tarım sektörünün büyüme üzerindeki çeyrek bazlı katkısı -%0.74 düzeyinde gerçekleşirken, ilk 9 aylık büyümeye katkısı ise yine -%0.78 olarak negatif yansıdı. Son çeyrekte de benzer trendin sürmesi bekleniyor. Kısacası bu yıl tarımın büyümeye katkısı negatif olacak.

Tarımsal üretim açısından zor bir yıl geçiren Türkiye’de hem üretici hem de tüketici tarafında bunun etkileri net bir şekilde hissedildi.

- Olumsuz iklim koşulları tarımda rekolte kayıplarına neden oldu -  

2014 başından itibaren Türkiye’de kuraklık riskini konuşmaya başladık.




2013’te 22 milyon ton seviyelerindeki buğday rekoltesi için kuraklığın da etkisiyle bu yıl 16-18 milyon ton seviyeleri telaffuz edilmeye başlandı.

TÜİK’in 2014 yılı bitkisel üretim ikinci tahminlerine göre tahıl üretiminin bir önceki yıla göre yüzde 12.7 azalması öngörülüyor.

Baklagiller, tütün ve meyve üretiminde de benzer bir trend söz konusu.  

Bitkisel üretim tarafındaki bu olumsuz gelişmelere 29-31 Mart arası yaşanan don olayları ise adeta tuz biber ekti.  

Başta fındık, kayısı, elma, kiraz gibi birçok üründe rekolte kayıplarına neden olan bu gelişme çok sayıda üreticiyi mağdur etti.

Hemen ardından yaşanan sağanak yağış, dolu ve sel felaketleri ise seralar başta olmak üzere birçok tarım alanını tahrip etti.

- Sigortasız üreticiler büyük zararda 

Kuraklığın sigorta kapsamı dışında kaldığı TARSİM’de sigortalanma oranı bu yıl yüzde 8.33 seviyelerinde kalırken, ürünlerini sigortalamayan üreticiler büyük zarara uğradı.

Arzdaki sıkıntı tüketici fiyatlarına anında yansıdı. Bu yıl tüketici, başta meyve ve sebze olmak üzere gıda ürünlerini oldukça pahalıya tüketti ve tüketmeye devam ediyor.

Enflasyonda gıda fiyatlarının olumsuz etkisi neredeyse tüm yıl Merkez Bankası ve ekonomi yönetiminin gündeminden düşmedi.

Gıda fiyatlarındaki artış enflasyon görünümündeki iyileşmeye engel oldu.

Arzdaki sıkıntı her yıl olduğu gibi tarımda yine ithalatı gündeme getirdi.  



Hayvancılık tarafında hayvan sayısı ve üretim artarken fiyatlardaki dalgalanmalar ise sürdü. Özellikle kırmızı et üretimi tarafında yaşanan volatilite sonucu bir türlü sağlanamayan fiyat istikrarı üretici ve tüketici tarafına olumsuz yansıdı.

- Girdi maliyetleri bu yıl da üreticinin belini büktü

Türkiye Ziraatçiler Derneği’nin (TZD) tarım sektörünü değerlendirdiği 2014 yılı raporunda da hayvancılığın gelişmesinin önündeki en büyük engel olarak yem fiyatları gösterildi. Besi yemi fiyatının bu yıl içinde %10’un üzerinde artış gösterdiğine dikkat çekilen raporda saman ve yemlik buğday fiyatlarındaki artışın da enflasyonun üzerinde gerçekleştiği vurgulandı.

Bu yıl hayvancılık tarafında fiyat artışının en fazla yaşandığı girdi ürünü ise %32 yükselişle yemlik mısır oldu.

Yem ile birlikte mazot, gübre, ilaç gibi diğer girdi maliyetlerindeki artışın üretici gelirlerini aşması çok sayıda besi ve süt çiftliklerinin düşük kapasite ile çalışmasına neden oldu.  
 
-Tarımsal üretimde karlılık düştü 

Bitkisel üretim yapan çiftçilerin de durumu farklı değil. Girdi fiyatlarındaki artışın üretici gelirlerini aşmasına ek olarak tarımsal girdilerdeki yüksek vergi oranları da bu yılın bir diğer kronik sorunu olarak yerini korudu. Tüm bu gelişmeler tarımsal üretimin karlılık oranını düşürdü ve sektörün cazibesine darbe vurdu.

Bu yıl çiftçiyi zor durumda bırakan bir başka gelişme ise elektrik borçlarının destekleme ödemelerinden kesilmesi oldu.

TZD’nin raporuna göre yüzbinlerce çiftçinin faiziyle birlikte 2.5 milyar TL’yi bulan elektrik borçlarının destekleme ödemelerinden kesilmesi yönündeki kararın Eylül’de yürürlüğe girmesi çiftçinin bütçesinde önemli bir gedik açtı.

- Tarımsal ihracatta Rusya umut oldu

TZD’nin raporunda bu yıl yaşanan bir diğer dikkat çekici gelişme ise Irak ve Suriye tarafındaki gelişmeler nedeniyle artış gösteren hayvan ve et kaçakçılığının sektöre vurduğu darbe oldu.

Yurda sokulan kaçak et ve hayvanlar yüzünden zaten zor durumdaki üreticiler haksız rekabete maruz kalırken, artan hastalık riskleri de sektörün bir diğer kaygısı oldu.

Tarımsal ihracat tarafında en büyük pazarların başında gelen Irak ve Suriye’de yaşanan gelişmeler sektörü olumsuz etkilerken, Rusya tarafında ortaya çıkan fırsatlar tarım sektörü açısından umut oldu. Özellikle kanatlı sektörü, su ürünleri, sebze-meyve tarafında önemli fırsatlar doğdu.

Ancak fotoğrafın geneline baktığımızda tablo çok iç açıcı değil. 2014 yılı ekonomisinin geneline baktığımızda tarım sektörü oldukça kötü bir performans sergiledi. Bunun nedenlerinin büyük çoğunluğu yukarıda değinilen başlıklar.

Bu yıl yaşanan gelişmeler tabii ki bunlarla sınırlı değil.

Türkiye’de tarım sektörünü uzun vadede etkileyecek önemli gelişmeler de yaşandı.

Onu da bir sonraki yazıda ele alacağız.

Bloomberg Ht Editörü
İrfan Donat
idonat@bloomberght.com